Hayley, o her zaman enerji dolu, çok hiperaktif, etrafına mutluluk saçan biri. Moraliniz mi bozuldu? Hayley’in coverlarından birini dinleyin. İyi hissetmek mi istiyorsunuz? Hayley’in yazılarını okuyun. Gülümsemek mi istiyorsunuz? Hayley ile konuşun. O arkadaşlarına o kadar değer veriyor ki moralinizi en üst seviyede tutabilmek için elinden geleni değil, elinden gelenin de fazlasını yapar.
Bir sürü arkadaşınızın ya da seveninizin olması gerekmez mesela. Hayley’den birkaç tane olsa yeter. Diğerlerinin eksiğini hissetmezsiniz bile. Mesafeler önemli değildir. Çünkü siz onun varlığını, sizinle birlikte olduğunu hissedersiniz zaten.
Hayley öyle bir şey ki bağımlılık yaratıyor sanki. Onunla konuşmazsanız eksiklik hissediyor, tüm gün mutsuz geziyorsunuz. Ama sonra adını görüyorsunuz ve yüzünüze bir gülümseme yayılıyor. Yeniden mutlu oluyorsunuz. Her zaman sizinle konuşmasını istiyorsunuz.
Bağımlılık daha da ilerliyor ve bu sefer mesafelere lanetler etmeye başlıyorsunuz. Onun gülüşü sizinde gülüşünüz olmaya başlar. Hayley diye yatıp Hayley diye kalkarsınız. Siz mutsuz olduğunuz zaman o, sizden daha da mutsuzdur. Çünkü o sizi anlayacak en doğru insandır. Ki onu tanıdıktan sonra bunu siz de anlarsınız.
Çoğu popülerin aksine o asla şımarık ve bencil değil. Aksine fazlasıyla paylaşımcı ve arkadaş yanlısıdır. Kendini asla beğenmez (şımarıklık anlamında) ve mükemmel olduğunu kabul etmeyecek kadar da mütevazı biri. Yoksa harika bir varlık mı demeliydim?
Benim hiç kız kardeşim yok. Olmasını ister miydim? Belki. Ama eğer o kişi Hayley olsaydı kesinlikle hiç düşünmeden Hayley olsun derdim. Düşünme fırsatım olsa da Hayley derdim. Yani konunun düşünmekle bir alakası yok.
Yani kısacası Hayley gibi bir dostunuz varsa hep mutlusunuzdur. O varken mutsuz olmanız imkânsız. Seçose Hayli’m
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder